WhatsApp
PAYLAŞ
KAYDIR

BLOG

Uluslararası ölçekte projeler için yeterli, güvenilir bir kuruluş olarak alanımızda ülkemizin bilgi ve deneyim birikimine katkıda bulunmaktır.

İç Mekan Konsept Türleri

  • 103 Görüntüleme

Modern dünyanın gereklilikleriyle birlikte hızlı bir şekilde değişime uğrayan iç mekân tasarımları, birbirinden farklı konsept fikirleriyle gün ışığına çıkarak, zamanının felsefesini yakalamaktadır. Her dönemin kendine özgü felsefesine ayak uyduran iç mekân tasarımları, geçmişten bugüne dek klasik çerçeveden çıkarak fütüristtik bir yola evrilmiştir. Mobilya tasarımlarından, eşyaların yerleşim yerlerine kadar her açıdan değişime giren iç mekanlar, mimari konsept örneklerinin doğrultusunda tasarım anlayışını belirlemektedir. Ve stiller şunlardır;

  • Modern İç Mimari Stili
  • Çağdaş İç Mimari Stili
  • Minimalist İç Mimari Stili
  • Endüstriyel İç Mimari Stili
  • Yüzyıl Ortası Modern Stili
  • İskandinav Stili
  • Geleneksel Stil
  • Geçiş Stili
  • Fransız Country Stili
  • Bohem Stili
  • Rustik Stil

 

Konsept Nedir?

Konsept, iç mimarlık ve dekorasyon uygulamalarından biridir. Mekânı belli bir amaca ve temaya uyacak bir şekilde ele alınmasına konsept denilmektedir. Bu kavrama karşılık olabilecek pek çok stil bulunabilirken, iç mimarlar müşterinin direktifleri dahilinde iç mekân tasarımını kişiye özel konsept çerçevesinde de yapabilmektedir.

Modern İç Mimari Stili

Düz ve net çizgilere sahip, basit renklerle tasarlanan modern iç mimari stili, oldukça sade yapısıyla dikkat çekmektedir. Basit renklerle donatılan bu iç tasarım örneği, metal, cam ve çelik gibi malzeme içeren kullanıma sahip evleri tanımlamaktadır. Bu tasarım anlayışı içerisinde mobilya dizilişinde belirli bir merkez yoktur. Kişinin ihtiyaçlarına göre mobilya dizilimi yapılabilmektedir. Fakat bu stildeki en önemli nokta düzendir. Bu, dağınık bir görüntüden uzak, aksesuarsız bir iç mimari stil anlayışıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

Çağdaş İç Mimari Stili

Modern stile benzerliğiyle bilinen çağdaş düzen, 20. yüzyılın çizgileriyle ilerlemektedir. Düzen olarak birbirine benzeyen bu iki stili, dönemler birbirinden ayırmaktadır. Çağdaş iç mimari stilini belirleyen dönemsel faktöre ek olarak, bu tarz oldukça esnek kurarlar çehresinde şekillenmektedir. Belirli bir çizgiden ziyade bir felsefeye sahip olan bu stil, geçişli yapıdaki pek çok mobilyayı ve eşyayı içerebilmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Minimalist İç Mimari Stili

Minimalist iç mimari stili, Avustralya’dan çıkma bir tasarım anlayışıdır. Modern tasarımın belli başlı kavramlarına bağlı kalan bu anlayış, onları daha basit bir hale sokmaktadır. Renk seçimi açısından oldukça nötr kalan bu anlayışta, palet geçişleri havada kalmakta ve birbirinden bağımsız olmaktadır. Bunun en belirgin örneğini mobilyalar göstermektedir. Minimalist anlayış çerçevesinde belli bir kalıba bağlı kalmayan takım mobilyalar kullanılmamaktadır. Gösterişten uzak olan bu anlayışa göre, aksesuarlar ve dekorlar da oldukça gereksizdir ve kullanılmamalıdır. Temel olarak işlevselliğe yönelik olan bu tasarım anlayışı, kullanışlığı merkeze almaktadır. Sadelik, temiz çizgiler ve vurgu olarak kullanılan tek renkli bir palet içerir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Endüstriyel Stil

Dünya üzerindeki herhangi bir tarzdan etkilenerek tasarlanabilen bu anlayış, hamlık ve bitmemişlik izlenimi vermektedir. Bu tasarım anlayışındaki her şey yarım kalmış bir deneyim sunmaktadır. Buna göre, eskitme ahşaplar ve düzensiz mobilyalar endüstriyel stilin temel faktörleridir. Ayrıca bu anlayış, çok olmayacak bir şekilde aksesuar ve dekorasyon ürünlerini kullanmaktadır. Aynı zamanda, stil hakkında olduğu kadar fonksiyonla ilgili olan parçaları seçmekle de ilgilidir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Yüzyıl Ortası Modern Stili

1950’lerin ortalarındaki tasarı anlayışına bir geri dönüş olan yüzyıl ortası modern stilinin ana teması işlevsellik ve telaşsızlıktır. Eski tarzdaki birçok ürünü tasarım anlayışına dahil eden bu stil, doğal yapıları tamamıyla benimsemektedir. Özellikle kahverengi tonu bu stilde oldukça baskın bir renktir. Ahşap, beton, çelik gibi doğal malzemelerin insan yapımı malzemelerle yan yana gelmesi, yüzyıl ortası modern iç mekanları tanımlar. Fiberglas, kontrplak, köpük, alüminyum ve plastik laminatlar gibi yeni malzemelerin keşfi, mobilya tasarımlarına uygulandı ve tasarımcılar arasında devrim niteliğinde kabul ediliyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

İskandinav Stil

İskandinav tasarım, Danimarka, Norveç ve İsviçre ülkelerinde yaşayan insanların hayat tarzlarını simgelemektedir. Sade ve abartısız olan bu stile göre, iç tasarımda bir ahenk kurulmalıdır. Odanın bir yerinden başka bölgesine doğru bakıldığında renkler birbirini takip etmelidir. Keskin çizgilere sahip olan bu stilde mobilyalar ve eşyalar konfordan ziyade heykelsi bir görüntüsü sunmak amacıyla yapılmaktadır. Geniş, doğal aydınlatma ve az aksesuar, İskandinav tasarımın karakteristiğini ön plana çıkarmaktadır. İskandinav tasarımı güzelliğini beyazları, nötr tonları ve doğal ahşapları bir arada kullanan basit, fonksiyonel ve sıcak bir dekorasyon stili ile ifade eder. Basit çizgiler, sıcak ve aydınlık iç mekânlar oluşturmak için saf ve canlı bir estetikle birleştirilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Geleneksel Stil

Klasik detaylara bağlı olan bu stile göre; çokça mobilya ve bol miktarda aksesuar bulunmalıdır. Geleneksel evlerin tasarımından örnek alınarak ortaya çıkan bu stil, zengin renk paletleri ve eğimli çizgileri benimsemiştir. Mobilyaların üzerinde her daim bir desen ve bir figür bulunmaktadır. Ayrıca, kadife, ipek ve brokar gibi ayrıntılar ve süslü detaylar da bu stilde kendini göstermektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Geçiş Stil

 

Oldukça popüler olan geçiş stili, geleneksel ve modern temelleri bünyesinde barındırmaktadır. Özellikle dar alanlara sahip olan evlerde sıklıkla kullanılan bu stil, çekici ve dengeli bir yapıya sahiptir. Çelik ve cam gibi malzemeleri sıkça kullanan bu stil, rahat, pelüş mobilyalarla birleştirilmektedir. Şık ve sıcak bir ortam sunan bu stil, nötr renk paletiyle tamamlanmaktadır. Feldman, "Geçiş mekânları tonsal, dokusal, tek renkli ve minimal bir estetikle tanımlanıyor" diyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

Fransız Country Stili

Yıpranmış bir tarza sahip olan Fransız country stili, sıcak ve toprak renklerle tasarlanmaktadır. Adeta bir çiftlik evini andıracak şekilde tasarlanan bu stil, kırmızı, sarı ya da altının sıcak tonlarını sıklıkla kullanmaktadır. Bunun yanı sıra, taş ve tuğla gibi doğal malzemeler de bu tarzda yapılan evler içerisinde sıklıkla görülebilmektedir. Ayrıca, bu stilin olmazsa olmazı süslü porselenler ve aksesuarlardır.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bohem Stili

Bohem tarzı iç mekân tasarımı, renkli, eğlenceli ve özgür ruhlu bir tarzdır. Bu tarzda, canlı renkler, farklı desenler, vintage mobilyalar ve eski dekoratif öğeler kullanarak, kendinizi ifade edebilir ve evinize sıcak bir atmosfer katabilirsiniz. Eski mobilyalar, aydınlatma armatürleri, gösterişli kilimler, bolca aksesuar ve sanat eserlerine sahip bir evin Bohem stiliyle tasarlandığı hemen anlaşılmaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

Rustik Stili

Ahşap kullanmayı seven bir stil olan Rustik, bitmemiş unsurlar kullanmayı benimsemiştir. Ahşap zeminin sıkça kullanıldığı bu stilde renklerin sıcaklığını hissetmemek elde değildir. Ayrıca bu stil içerisinde dış mekân aksesuarlarına iç tasarımda sıkça yer verilmektedir. İlkel bir tasarım anlayışına sahip olan Rüstik stil, keskin çizgiler çevresinde oldukça huzurlu bir ortam yaratmasıyla bilinmektedir. Özellikle iç mimari alanında çoğu zaman detaysız, düz, eski ve ahşap ağırlıklı bir stil olarak bilinmektedir. Bu nedenle mimari tarzlar arasında dönem dönem kullanımı artsa da çoğu zaman mesafe ile yaklaşılan tarzlar arasında yer alır.

 

 

 

 

 

 

 

 

Özgün Stil

Özgün stiller, belirli bir tema çerçevesinde müşterilerin özgün konsept taleplerine cevap vermek amacıyla çeşitli konseptlerde tasarlanan mekanlardır. Örneğin bir video oyununu, bir filmi veya bir düşünceyi tema olarak belirleyip bu doğrultuda özgün tasarımlar da geliştirilebilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

İç Mekân Tasarımında Konseptlerin Önemi

İç mekân konseptinin önemini açıklayan en doğru kelime gerekliliktir. Kişinin yaşam tarzına ve ihtiyaçlarına uygun bir şekilde tasarlanan birçok stil, ev sahibinin hayat standartlarını arttırmaya yöneliktir. Bu doğrultuda iç tasarım fikrine yakın olan bir kişi; kendi zevkine, yaşam standartlarına ve evinin durumuna göre stillerden birini seçmelidir.

01.
Copyright © 2023. Her hakkı saklıdır. Kopyalanması, çoğaltılması ve dağıtılması halinde yasal haklarımız kullanılacaktır.
ÜSTE ÇIK